Bukalemunlar Kitabı, Kötülük ve Biz Burada Ne Yapıyoruz?
José Eduardo Agualusa, Bukalemunlar Kitabı
Her şey çok zor geliyor, eminim size de öyle. Yakınmayacağım. Hakkım yok buna, bu satırları evimden yazarken.
José Eduardo Agualusa’nın Bukalemunlar Kitabı’ndan bazı bölümler aşağıda. Belki seversiniz siz de.
Kaygım, kederim, öfkem, umutsuzluğum, suçluluğum, isyanım, “yeter ya yeter”im birleşti, beni yine, ta yedi sene evvel, Okan’ın sarı bir ceset torbasına koyuverdikleri bedenini almaya Rize’ye giderken, Trabzon uçağında başlayan, Trabzon - Rize arası minibüste sayıklamaya dönen o en zoruna, en bitirenine, en tahammül edilemezine getirdi: Biz burada ne yapıyoruz?
Sızlanmaya hakkım yok, tekrar, bunu çok iyi biliyorum, paylaşasım geldi sizlerle. Beni mazur görün.
Kötülükle mücadeleye, direnmeye devam.
"Kötüydü ve bundan haberi yoktu. Kötülüğün ne olduğunu bile bilmiyordu. Başka bir deyişle, kesinlikle kötüydü."
"Mangolardan birini İsviçre çakısıyla soyup ikiye böldü ve büyük olanı bana uzattı. Kendi hakkını yedi. Birkaç aydır yaşadığı Pasifik'teki küçük bir adada yalan söylemenin toplumun en sağlam dayanağı olarak kabul edildiğini söyledi. Saygın, neredeyse kutsal bir kurum olan Bilgi Bakanlığı, sahte haber yaratmak ve yaymakla görevliymiş. Kalabalıklar arasında bir kez yayıldıktan sonra bu haberler büyüyor, yeni ve nihayetinde farklı biçimler alıyor, birçok popüler hareket yaratıyor ve toplumu daha dinamik hale getiriyormuş. Mesela, işsizliğin tehlikeli sayılan seviyelere ulaştığını düşünelim. Bilgi Bakanlığı veya kısaca Bakanlık, ülkenin kıyı sahasında, derin sularda petrolün bulunduğuna dair bir haber yayıyormuş. Yaklaşan bir ekonomik patlama olasılığı ticareti canlandırıyor, gurbetçi teknisyenlerin yeniden yapılanmada iş birliği yapmak için can atarak evlerine dönmesini sağlıyor ve birkaç ay içinde yeni şirketler ve yeni iş olanakları doğmuş oluyormuş. Tabii ki işler her zaman teknisyenlerin planladığı gibi gitmiyormuş.
Örneğin, bir keresinde, adına rağmen her zaman siyasi iktidardan bağımsız bir yapı olan Bakanlık, bir rakibinin kariyerini mahvetmek amacıyla, onun ünlü bir İngiliz şarkıcıyla evlilik dışı bir ilişki yaşadığı dedikodusunu yaymış. Söylenti büyümüş ve güçlenmiş, öyle ki rakip siyasetçi karısından boşanmış, -daha önce tanımadığı- şarkıcıyla evlenmiş ve bu sayede muazzam bir popülerlik kazanmış, birkaç yıl sonra da cumhurbaşkanı seçilmiş."
Dün ben de böyle neredeyse sayıklama halinde “ben küçücüğüm, kötülük çok büyük” diye çırpınırken, birden bir söz düştü aklıma “+1, tüm negatiflerin toplamından büyüktür.”
(Espri ile karışık Matheist olduğumu söylerim bazen. Çok sorunun cevabını matematikte bulduğum için. Bu da öyle bir andı.)